Kötülük ve karanlık yeryüzüne egemen olmuştur. Şeytan Tanrıyı yok edip O'nun yerine geçmiş ve dünyaya da Tanrının Şeytanı altettiği yalanını yaymıştır. Böylece insanları, içinde yaşadığımız ürkütücü dünyanın sorumlusunun Tanrı olduğuna inandırıp O'nu gözden düşürmüştür. Yoksa o Tanrı nasıl olur da milyonlarca insanın toplama kamplarında yakılmasına, Hiroşima'da atom, Vietnam'da napalm bombalarıyla ucubelere dönmesine, işkence tezgâhlarında insalıklarından çıkartılıp öldürülmesine
izin verebilir ki?
XX. yüzyılda ülkesi ve dünyada yaşanan bütün bunalımların tanığı olmuş, bu yüzyılın bütün dünya görüşlerini, inanç ve inançsızlıklarını tanımış bir yazardan insan ruhunun labirentlerinde gezinen bir roman Karanlıkların Efendisi. İçinden kabaran sancılı edebiyat çağrısına yenik düşüp bilimi ve "ışığı" bıraktıktan sonra Sabato sadece üç roman yayımladı. Ayrıntı Yayınları'ndan çıkan Tünel ve Kahramanlar ve Mezarlar'dan sonra elinizdeki kitap bu üçlemenin sonuncusu. İlk iki romanda izini sürdüğümüz mutlak arzusu, yalnızlık, iletişim ihtiyacı ve imkânsızlığı, çağdaş insanın elini kolunu bağlayan ve onu insanlıktan çıkaran bunalımları gibi fikirler; saplantı ve belki de paranoya derecesine varan körlük, ensest, ölüm, kötülük, kahramanlık gibi motifler Karanlıkların Efendisi'nde bu üç romanın, hatta XX. Yüzyıl romanının şahikasına ulaşıyor. Bu üç roman birbirine "bir bileşik kaplar ağı"yla, ipince tüplerle, kanallarla bağlanıyor. Ortaya bir Buenos Aires romanının ötesinde, köken ve ırk ayırmaksızın bir insanlık romanı çıkıyor. Romanda boy gösteren Che, Borges gibi ünlü Arjantinlilerin yanı sıra dönemin entelektüellerinden, sürgün Nazi subaylarına kadar birçok insanın oluşturduğu kalabalık bir kadroyu hayal dünyamıza buyur ediyoruz. Tünel'de cenin halinde olan kimi kahramanlar Kahramanlar ve Mezarlar'da biraz gelişiyor; Karanlıkların Efendisi'ndeyse yazarın karşısına dikilip onu sorguluyor, başına bela oluyorlar âdeta.
Yüzyılın klasikleri arasında yerini almış bir kitap. Gerçek bir roman okumayı özleyenlere...
Kötülük ve karanlık yeryüzüne egemen olmuştur. Şeytan Tanrıyı yok edip O'nun yerine geçmiş ve dünyaya da Tanrının Şeytanı altettiği yalanını yaymıştır. Böylece insanları, içinde yaşadığımız ürkütücü dünyanın sorumlusunun Tanrı olduğuna inandırıp O'nu gözden düşürmüştür. Yoksa o Tanrı nasıl olur da milyonlarca insanın toplama kamplarında yakılmasına, Hiroşima'da atom, Vietnam'da napalm bombalarıyla ucubelere dönmesine, işkence tezgâhlarında insalıklarından çıkartılıp öldürülmesine
izin verebilir ki?
XX. yüzyılda ülkesi ve dünyada yaşanan bütün bunalımların tanığı olmuş, bu yüzyılın bütün dünya görüşlerini, inanç ve inançsızlıklarını tanımış bir yazardan insan ruhunun labirentlerinde gezinen bir roman Karanlıkların Efendisi. İçinden kabaran sancılı edebiyat çağrısına yenik düşüp bilimi ve "ışığı" bıraktıktan sonra Sabato sadece üç roman yayımladı. Ayrıntı Yayınları'ndan çıkan Tünel ve Kahramanlar ve Mezarlar'dan sonra elinizdeki kitap bu üçlemenin sonuncusu. İlk iki romanda izini sürdüğümüz mutlak arzusu, yalnızlık, iletişim ihtiyacı ve imkânsızlığı, çağdaş insanın elini kolunu bağlayan ve onu insanlıktan çıkaran bunalımları gibi fikirler; saplantı ve belki de paranoya derecesine varan körlük, ensest, ölüm, kötülük, kahramanlık gibi motifler Karanlıkların Efendisi'nde bu üç romanın, hatta XX. Yüzyıl romanının şahikasına ulaşıyor. Bu üç roman birbirine "bir bileşik kaplar ağı"yla, ipince tüplerle, kanallarla bağlanıyor. Ortaya bir Buenos Aires romanının ötesinde, köken ve ırk ayırmaksızın bir insanlık romanı çıkıyor. Romanda boy gösteren Che, Borges gibi ünlü Arjantinlilerin yanı sıra dönemin entelektüellerinden, sürgün Nazi subaylarına kadar birçok insanın oluşturduğu kalabalık bir kadroyu hayal dünyamıza buyur ediyoruz. Tünel'de cenin halinde olan kimi kahramanlar Kahramanlar ve Mezarlar'da biraz gelişiyor; Karanlıkların Efendisi'ndeyse yazarın karşısına dikilip onu sorguluyor, başına bela oluyorlar âdeta.
Yüzyılın klasikleri arasında yerini almış bir kitap. Gerçek bir roman okumayı özleyenlere...
Kitabın temin süresi ortalama 3-5 gündür. Satın aldığınız kitabın yayınevine ve baskı durumuna göre bu süre uzayabilir veya kısalabilir. Megakitap.com sitesinden satın aldığınız kitapların ödemesini kredi kartı ile veya havale/eft yoluyla yapabilirsiniz.
Kitaplar temin edildikten sonra kargoya verilecektir. Stokta bulunan kitaplar aynı gün kargoya verilir. Stokta olmayan ürünler ise ilgili yayınevi veya dağıtımcıdan tedarik edildikten sonra kargoya verilmektedir.
Kargonun teslim süresi bulunduğunuz bölgeye ve seçtiğiniz kargo firmasına göre değişkenlik göstermekle birlikte ortalama 1-2 gündür.
Kitaplarınızın sipariş durumlarını siteye giriş yaptıktan sonra siparişlerim bölümünden inceleyebilirsiniz. Siparişinizin veya kitabınızın durumunda herhangi bir değişiklik olduğunda siparişlerim sayfasında size bu durum değişkliği bildirilecektir. Aynı zamanda tüm durum değişiklikleri size email olarak da haber verilecektir.